top of page

Yapmak istediklerimiz

Arsayı geçen hafta resmen satın aldık çok şükür. Şimdi yapmak istediklerimize bir adım daha yaklaştık. Bu yazıda (çok uzak olmayacağını umduğumuz) gelecekteki yaşam alanımızda yapmak istediklerimizi kısa kısa anlatmak istiyorum. Eğer önerileriniz olursa çok memnun oluruz.

1. Ev: 6800 metrakarelik arsamız güney-batı-kuzey eksenli, önü açık ama arka (yani doğu) tarafı tepenin sırtına bakıyor, denizden yükseklik seviyesi 1400m dolaylarında ve Kayseri'deyiz :) Yani çetin bir kış mevsimine göre hazırlık yapmamız gerekiyor. O yüzden herşeyden önce güneşten azami faydayı sağlayacak şekilde, bakıyı dikkate alarak evi konuşlandıracağız. Bu da evin, geniş yüzeyinin güneye bakacak şekilde, doğu-batı ekseninde yapılması anlamına geliyor. Arazide her ne kadar birkaç teras olsa da, yüksek eğim nedeniyle tüm evi hemzemin yapmak yerine, muhtemelen merdiven basamağı gibi, altlı üstlü iki parçada inşa edeceğiz. Hem doğa dostu, hem uzun ömürlü, hem de sağlıklı olması nedeniyle taş ev yaptırmak gönlümüzden ilk geçen seçenek oldu fakat yaptığım araştırmaların, incelediğim öykülerin hepsinde şunu gördüm: taş ev pahalı, inşaatı zor ve yorucu, sürekli başında durmak gerekiyor ve evdeki hesap hiçbir zaman çarşıya uymuyor. Açıkçası bizim mütevazı bir bütçemiz var, inşaat konusunda uzman değiliz (tabiat olarak da kandırılmaya müsaitiz), ayrıca uzun uzun uğraşacak kadar vaktimiz ve sabrımız da yok. O yüzden ekolojik yükü daha fazla ve ömrü daha kısa olmasına rağmen, daha düşük bütçeli, hızlı ve öngörülebilir olması nedeniyle prefabrik çelik ev yapmak niyetindeyiz (ev konusunda öneriler ve yönlendirmelere çok, çok, çok açığız). Evde yapmak istediklerimizin bir kısmını anlatan bir görseli koyuyorum aşağıya, dahası var aslında.

2. Elektrik: Şu anda elektrik trafosu, aboneliği vs. hiçbir şey yok. Olsa da abone olmakla birlikte, kullandığımız enerjiden daha fazlasını üretip sisteme geri vermek niyetindeyiz. Yani sistem üzerindeki net enerji yükümüzün negatif olmasını istiyoruz. Bunun için fotovoltaik paneller ve dikey rüzgar türbinleriyle ihtiyaç duyduğumuz elektrik enerjisini üretmeyi düşünüyoruz. En azından kış aylarında şebekeden tükettiğimizden daha fazlasını yaz aylarında üreterek vicdanımızı ve kesemizi rahatlatmak niyetindeyiz. Yapacağımız yatırımın da 6 yıl kadar bir sürede kendini amorti edeceğini düşünüyoruz.

3. Su: Elektrik için geçerli olan düşüncemiz su için de (üstelik daha marjinal şekilde) geçerli. Şebeke suyunu da, yer altı suyunu da kullanmayı düşünmüyoruz. Yağmur neyimize yetmiyor :) Her ne kadar güvence olarak şebeke suyu aboneliği yaptırmayı düşünsek de, mümkün mertebe gökten su sağmak istiyoruz. Yer altı suları kullanmama niyetimiz hem mevcut rezervlere dokunmamak, hem de yer altındaki bol mineralli suyu yukarı taşıyıp buharlaşma sonucu üst toprağın tuz oranını ve bitkilerdeki (dolayısıyla bizim bünyemizdeki) mineral oranını normalin üzerine taşımamak isteğimizdir. Arazideki yapıların hepsini yağmur suyu yakalayacak ve depolarda saklayacak şekilde tasarlayarak başlayacağız. İçme suyumuz ve kullanma suyumuzu bu depolardaki yağmur sularından karşılamayı düşünüyoruz. Bitkiler için ise arazide oluşturacağımız yağmur hendekleri, dağıtım kanalları, göletler ve gri ve siyah su dönüşüm sistemleri ile su temin edip; malçlama, rüzgarkıranlar ve çok katmanlı bitkilendirme ile de buharlaşmayı azaltarak kurak mevsimdeki su ihtiyacını mümkün olduğunca ertelemek, kurak sezonun geri kalan kısmında ise topladığımız yağmur sularından damlama sulama sistemiyle onları sulamak istiyoruz. Su konusu, projemizdeki en kritik unsur, başarabilirsek harika olacak :)

4. Isınma: En önemli meselemiz sudan sonra ısınma olacak gibi görünüyor. Bununla baş etmek için öncelikle evin bakısını yukarıda bahsettiğim gibi güney-batı güneş ışınlarını alacak şekilde tasarlıyoruz. Ayrıca evin su basmanla temas eden yeri dahil ısı köprüsü olabilecek her yerinde iyi kalitede bir yalıtım gerekiyor. Öte yandan arazideki soğuk rüzgarların yönünü tespit edip buralarda rüzgarkıran niteliğinde her dem yeşil ağaçlandırma yapmamız lazım bir an evvel. Böylelikle bir mikroiklim oluşturmak ve hatta bununla bitkileri de (rüzgarın oluşturacağı soğuk ve buharlaşma sorunlarından) korumak istiyoruz. Evin güney-batı cephesince uzanan, gri su dönüşümünden beslenen bir gölet kışın güneş ışınlarını yansıtıp evin içine almaya yardımcı olacak diye ümit ediyoruz (göletin güney-batı yönüne dikilecek yapraklarını döken geniş yapraklı ağaçlarla da (mesela akçaağaç) yazın güneş ışınlarını engelleyecek ve aynı zamanda göletin serinliğinden istifade edeceğiz). Güney cephe boyunca çatıda uzanan cam pencerelerin, evin arkasında kuzey cephede çok güneş almayan odaları ısıtmaya yardımcı olmasını umuyoruz (bu sistemin bir adı vardı ama hatırlayamadım). Ayrıca evin güney cephesinde uzanan sundurma kışın yatık gelen güneş ışınlarını içeri alırken, yazın evin dışında tutacaktır. Öte yandan evin güney cephesine bitişik olarak oluşturacağımız kış bahçesi/seranın da evin ısısını muhafaza etmesine katkı sunacağını tahmin ediyoruz. Özellikle evin güney cephesinde, seranın arkasında kalan duvarın ve zeminin termal kütle şeklinde çalışması için siyah taş gibi özel malzeme ve renk seçenekleriyle inşa edilmesi, hatta buralarda su bidonlarının bulundurulması da iyi olabilir. Ayrıca bu serada (SHCS) toprak altı ısıtma-soğutma sistemi kullanıp, yazın serada oluşan yüksek sıcaklıktaki havayı toprağın altında hapsedip, kışın bu önceden ısıtılmış havanın da desteğiyle (ısı pompası vasıtasıyla) ısıttığımız suyu evde (mümkünse zeminden) gezdirerek evi ısıtmak niyetindeyiz. Tabi ısı pompasının gereksinim duyduğu elektriği, güneş ve rüzgardan elde edeceğimizi de unutmayalım :) Elbette bu işin bir de yaz aylarında soğutma kısmı var, ama tahminimce soğutma meselesi ısıtma kadar kritik olmayacaktır, olsa bile yukarıdaki bazı sistemler çift yönlü çalışacağından onu da hallederiz diye düşünüyorum.

5. Mıntıkalar: Araziyi permakültür prensiplerine göre beş mıntıkaya ayıracağız. Mıntıka 0'da garaj, ev, kış bahçesi/sera, mutfağa bitişik çamurluk/soğuk depolama alanı ve su depoları gibi yapılar bulunacak. Mıntıka 1'de ot spirali, mutfak/sebze bahçesi, yükseltilmiş tarhlar bulunacak. Mıntıka 2 ve 3'te tavuk kümesi/traktörü, solucan çiftliği, köpek kulübesi gibi yapılarla birlikte gıda ormanı oluşturmayı düşünüyoruz. Mıntıka 4'te kerestelik ve yakacak odunluk ağaçlar ve Mıntıka 3'le kesişme yerinde de malzeme ve depolama alanı olacak bir yapı, hatta belki bir inziva mekanı tasarlıyoruz. Mıntıka 5 ise müdahale edilmeyen yaban alanı olarak bırakılacak. Mıntıka sistemini gözünüzde canlandırmak için aşağıdaki resmi inceleyebilirsiniz.

(Resim Hemenway'in Permakültür Bahçeleri kitabından alınmıştır)

Şimdilik aklıma gelenler bunlar. Biliyorum kolay değil ama bir beton ormanında yaşamaya mecbur bırakılmak kadar zor da değil, üstelik keyifli bir macera olacağına eminim. Hele bir başlayalım, gerisi gelir.

Featured Review
Tag Cloud
Henüz etiket yok.
bottom of page